Kendimize yaptığımız en büyük haksızlık, hayatta ayrıcalıklı ve özel muamele göstermek zorunda hissettiğimiz kişilere odaklanmaktır. Unutmamamız gereken önemli bir gerçek var: karşımızdaki insanlar da bizler gibi bireylerdir, insandırlar. Ne bizden üstündür ne de bizden aşağıdır.
Bu gerçeği kavramak, kendine haksızlık etmemek adına önemlidir. Aksini düşünenleri ise egosunu lastikçide şişirmeye davet etmek gerekir. Çünkü ben, herkes gibi bir insan olan birine özel muamelede bulunmayı reddederim. Her birey eşit değere sahiptir ve bu eşitliği korumak, kendi özgürlüğümüzü de korumak demektir.
Özgürlük, sadece dışsal etkenlere değil, aynı zamanda içsel durumlara da bağlıdır. Kendi kimliğimize ve değerlerimize sadık kalarak, başkalarının beklentileri doğrultusunda davranmamak, gerçek özgürlüğümüzü yaşamamıza olanak tanır. Ayrıcalıklı muamele ise bu özgürlüğü kısıtlayan, eşitlik ilkesine aykırı bir durumu beraberinde getirir.
(milletin tek tip mutluluğu var mesela, ben en ufak şeyden bile mutlu olabilme özgürlüğüne sahip olmak istiyorum. örneğin yemek yemek, su içmek, spor yapmak ... gibi)
Sonuç olarak, kendine haksızlık etmemek ve gerçek özgürlüğü yakalamak için her bireyin, kendi değerlerine uygun bir şekilde hareket etmesi gerekmektedir. Ayrıcalıklı muamele, bu değerlere aykırıdır ve insanların eşitliğini göz ardı etmeye neden olur.
Başkalarının, sizin değerinizi belirlemesine müsade etmeyin, kendinize haksızlık etmeyin!