STOACILIK NEDİR?
Stoacılık, Antik Yunan felsefesinin bir okuludur ve Stoacılar olarak bilinen bir grup düşünür tarafından kurulmuştur. M.Ö. 3. yüzyılın başlarında Atinalı filozof Zenon tarafından öncülük edilen bu okul, insan hayatının amacını anlama, kişisel erdemleri geliştirme ve iç huzuru bulma üzerine odaklanmıştır. Stoacılık, öğretileriyle etik, mantık ve fizik konularını kapsayan geniş bir alanı kucaklamıştır.
Stoacılar, insanların kontrolünde olmayan dış etkenlere karşı duygusal tepkileri sınırlamayı ve içsel bir denge sağlamayı öğütlerler. Bu, "apatheia" olarak adlandırılan duygusal eğitimle elde edilen bir durumdur. Stoacı felsefe, kişinin kendi erdemini geliştirmesini ve yaşamın zorluklarına karşı kabullenici bir tutum benimsemesini teşvik eder.
Stoacılık, logos adı verilen akıl ve mantık kavramına önem verir. Stoacılar, evrenin bir düzen içinde olduğuna ve insanların bu düzeni anlamak için akıl ve mantık kullanmaları gerektiğine inanırlar. Bu düşünce sistemine göre, insanlar akıl ve mantık yoluyla içsel huzuru bulabilir ve yaşamın anlamını kavrayabilirler.
Stoacılık, Roma İmparatorluğu döneminde de etkili bir felsefi akım olmuş ve birçok düşünce lideri ve imparator üzerinde etkisi olmuştur. Bugün bile, Stoacılık felsefesi, özellikle etik ve kişisel gelişim alanlarında, birçok insanın ilgisini çekmektedir.
DERSLER
1- Kontrol Edemediğiniz Şeylerin Böyle Olduğunu Kabul Et ve Umursama: Kontrol edemediğimiz şeyler için endişelenmek, anlamsızdır. Örnek olarak, havaya hükmedemeyiz,zamanı durduramayız ya da başkalarını kontrol edemeyiz. Ancak, tepkilerimize, düşüncelerimize, kararlarımıza, önceliklerimize hakim olabiliriz. Farkedebilmek için kendinize şu soruyu sorun, "Bu benim kontrolümde mi?" değilse boşverin, çünkü çırpınsanızda birşeyi değiştiremezsiniz.Bu pes etmek değildir, bu vakitini ve enerjini akıllıca kullanmaktır.
2- Bakış Açısının Gücü: Bizi rahatsız eden aslında olayların kendisi değildir, bu olayları yorumlayışımızdır.Örneğin, yağmura kalmış 2 insan düşünün, biri ıslanacağından ve hasta olacağından durumdan rahatsız iken, diğeriyse kendisine huzur verdiği için durumdan memnundur.
3- Şimdiki Zamanda Yaşayın: Geçmişe takılıp kalmanın ya da geleceğe kafayı takmak, suyu kavramak gibidir, yani boşunadır ve sizi eli boş bırakır."Hayatınızın geri kalan kısmını başkalarını düşünerek boşa harcamayın, şu anla yetinin." Marcus Aurelius.Şuanda ne yapıyorsan, onunla meşgul ol.
4- Özdisiplin ve Dürüstlük: Stoacılık bizi daha yüksek bir standarta, kendi kendimizin efendisi olmaya çağırır.Bu ustalık kısıtlamayla değil,özgürleşmeyle ilgilidir.Kalıcı mutluluğun anahtarı,dış övgülerde ya da sahip olunan şeylerde değil, içsel erdemleri geliştirmektedir."Özgürlük ve huzurun,arzularımızı tatmin ederek değil,onları kontrol ederek elde edilebilir."Epicdetos.Örneğin, sabah anternmanı için erken kalmayı seçmek, yatak çok rahat gelse bile ya da cazip sağlıksız bir yemek yerine sağlıklı yemeği seçmek ve değerlerinizle uyumlu bir karar vermek, bunlar en kolay veya en popüler seçimler olmasa bile.Bu disiplin ve dürüstlük anları birikerek, güçlü,karakterli ve tatmin edici bir yaşam inşa eder.
5- "En iyi intikam, adaletsizliği yapandan farklı olmaktır." Marcus Aurelius : BENİM NOTUM:Daha adaletli ve karakterli bir şekilde hak ettiğini vermektir.
6- Başkalarının Sizi Kontrol Etmesine İzin Vermeyin: Hiç başkalarının sözleri ve duyguları tarafından kolayca yönlendirildiğinizi hissettiniz mi? Her küçümseyici yorum, her onaylamayan bakış canınızı sıkar ve duygularınızı belirler."Neden bir başkasının olumsuzluğunun, sizin duygusal durumunuzun ana anahtarı olmasına izin veresiniz?" Epicdetos.Evet bu zor, kelimeler acı verebilir, davranışlar yaralayabilir ama işin aslı şu, öfke içinde kaynadığınızda ya da eleştiri altında solduğunuzda, gücünüzü teslim ediyorsunuz demektir.Yani "mutluluğumun anahtarı senin elinde" demiş oluyorsunuz.
7- Kendinizi En Kötüsüne Hazırlayın: Eğer dediklerini yapmazsan "en kötü ne olur, konuşurlar mı?, boş boş laf mı söylerler?" Ölür müyüz? Herşey olabilir, o yüzden herhangi bir durumda herşeyin en kötüsüne kendini hazırla ve bu en kötüleri bazen başkalarının problemidir,senin değildir. "Planlayan hazır olur." En kötü senaryoyu kabul ediyorsak ve artık üzülmüyorsak veya korkmuyorsak, artık umursamayız ve o tehditi yok etmiş oluruz.
8- Kontrol Edemediğiniz Olaylara Üzülmekten Vazgeçin: "Sonucunu değiştiremeyeceğimiz şeyler için endişelenmemizin, yalnızca enerjimizi boşa harcamak anlamına gelir."Epicdetos.Bize esas mutluluğun ve özgürlüğün, neyi kontrol edip neyi kontrol edemeyeceğimizin arasındaki sınırı bilmekle ilişkilidir.Birini derinden sevebilirsiniz, ama onunda sizi sevmesini sağlayamazsınız.Hedefleriniz için çok çalışabilirsiniz ama sonucu garanti edemezsiniz.Dünyayı önemseyebilirsiniz ama tüm sorunlarını çözemezsiniz.Yani herşey istediğiniz gibi olmaz."Mutluluğa giden tek bir yol vardır, buda irademiz dışındaki şeyler yüzünden kaygılanmayı bırakmaktır."Epicdetos.